ERDEM-HUKUK-POSTASI-TR-2018-metin

265 MEDENİ USUL HUKUKU tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararda yer alan İBK’nın değiştiril - mesi gerektiğini savunan düşünceler ile İBK’nın yerinde olduğunu ve değiştirilmesi gerekmediğini savunan düşünceleri inceler. İBK’nın Değiştirilmesi Gerektiğini Savunan Düşünceler Bu düşünceler aşağıdaki gibidir: • Bozmadan sonra karşı tarafın kabulü ile iddia ve savunma - nın değiştirilmesi ve genişletilmesi imkanı varken bozmadan sonra ıslahın yasaklanması izah edilemez. • Bozma kararından sonra muhakeme, bozma kararının içeri - ğine göre dilekçeler, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama veya hüküm aşamalarına dönebilir. Dilekçeler, ön inceleme veya tahkikat aşamasına dönülmesine yol açan hallerde, HMK uyarınca, bozmadan sonra ıslahın kabul edilmesi gere - kir. Sözlü yargılama ve hüküm aşamasına dönülmesi halinde ise bir daha tahkikat yapılmayacağı için artık ıslah mümkün değildir. Mevcut durumda, görevsiz olduğunu düşünen mahkemenin verdiği usulden ret kararının onanması halinde yapılan yargılamada davacı ıslah hakkını kullanabilir. Bu kararın bozulması halinde yapılan yargılamada ise, davacı - nın ıslah hakkını kullanması mümkün değildir. Bu nedenle usule dair her türlü bozma kararı davacının doğmamış ıslah hakkının ölmesine neden olur. • Bu sonucu destekleyecek hiçbir mevzuat hükmü bulunma - masına rağmen, yargılama sürecinde ancak bir kere kullanı - labilecek ıslah hakkının, bir kere bile kullanılamayacak hale getirilmesi Anayasa m. 36 ve 14’te düzenlenen hak arama özgürlüğünü zedeler. • 28.04.1959 tarih ve 1957/13 E. 1959/5 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nda “bir mahkeme kararının her ne sebeple olursa olsun temyiz mahkemesince bozulması sonunda mahkemenin bozma kararına uyulmasıyla dava ye - niden duruşma (muhakeme) safhasına girmiş olacağı cihetle duruşma henüz bitmemiş demektir.” gerekçesi ile bozmadan sonra tahkikatın yeniden başlayacağı kabul edilir. Bunun

RkJQdWJsaXNoZXIy MjUzNjE=